www.bilkem.com
BİTKİLERDE HORMONLAR VE ETKİLERİ
Bitkilerde doğal olarak oluşan, , çok düşük miktarlarda dahi etkili olabilen, fizyolojik olayları kontrol edebilen biyokimyasal maddelere bitki hormonu adı verilir.
Bitki hormonları bitki büyümesi ve gelişmesini düzenleyen işaret olarak da görev yaparlar ve karşılıklı olarak birbirlerini etkilerler.
Bitki hormonları bitkide birçok büyüme,farklılaşma ve gelişme olaylarını doğrudan veya başka bir olay üzerinden dolaylı olarak etkileyebilirler
Bitkilerde doğal olarak meydana gelen biyokimyasal maddelerin yanı sıra sentetik olarak elde edilen hormon etkilerine benzer etkiler oluşturan maddeler de bulunmaktadır. Bu sentetik maddelere Bitki Büyümesini Düzenleyici Maddeler adı verilir.
Bitkiler dıştan ve içten gelen sinyallere karşı çeşitli tepkide bulunurlar.
Özel bir reseptöre bağlanan bir hormon veya diğer bir madde sinyal sekonder mesajcılar üretmek için hücreyi uyarır.
Sekonder mesajcılar , orijinal sinyale karşı hücrenin çeşitli tepkiler üretmesini tetikler.
Hücrede sinyal oluşumunun üç farklı evresi vardır. Bunlar algılama ,iletme ve yanıt verme şeklinde gerçekleşir.
DEVRİM SARISOY
BİYOLOJİ ÖĞRETMENİ
BİLGİ:
Bir sürgün, güneş ışığına ulaşınca çok önemli morfolojik ve biyokimyasal değişiklikler geçirir. Bu değişiklikler yeşillenme olarak isimlendirilir.
www.bilkem.com
Yeşillenmeden sorumlu proteinlerin çoğu fotosentezde görev alan enzimlerdir.
Diğerleri klorofilin üretilmesini sağlayan ve büyümeyi düzenleyen hormonların seviyesini
etkileyen proteinlerdir.
Başlıca bitki hormonları
1. OKSİN HORMONU
2. GİBERELİN
3.SİTOKİNİN
4. ABSİSİK ASİT
Bitkinin gelişmesinde tek başına değil; diğer hormonlarla birlikte gerçekleştir.
ΙAA (indoloasetik asit) yada Oksin hormonu bitkinin özellikle sürgün uçlarında, genç yapraklarda ve gelişmekte olan meyve ve tohumlarda üretilir.
Düzenlediği olaylar
Işığa yönelme
Meristem hücrelerinde mitiz bölünmeleri artırarak bitkinin boyca ve ence büyümesini.
Hücre bölünmesi, hücre büyümesi. hücre ve doku farklılaşmasını sağlar.
Hücre ve doku farklılaşması
Tomurcuk vermeyi
Çiçek açmayı
Tohum oluşumu
Meyve ve sebze oluşumu
Yaprak dökümü, gibi olaylarda etkili.
Kök oluşumunu uyarır
İletim dokularını oluşturacak olan hücrelerin bölünmesini hızlandırır.
Bazı hücrelerin odun borusu veya destek dokusu hücrelerine dönüşümünü sağlar.
Döllenmiş çiçeğin dökülmesini engeller.
Fototropizmaya neden olur.
Stomaların açılıp kapanmasına etki eder.
Oksin çok salgılanırsa büyümeye engel olur ve az salgılandığında ise yaprakların
dökülmesine neden olur
Yanal tomurcukların büyümesini engeller (Apikal dominansi).
Yapraklanma, çiçek açma ve meyve oluşumunda görev yapar.
Kesik gövde ve yapraklarda saçak kök oluşumunun teşvik edilmesini etkiler.
Yeni iletim dokusunun farklılaşmasını etkiler.
Odunsu bitkilerde sekonder büyümeyi sağlayan sekonder meristemleri uyarır
Doku kültürüyle yeni bitkilerin oluşmasında rol oynar.
Sentetik olarak üretilen oksin, çekirdeksiz meyve üretiminde ve yabani otların
temizlenmesinde kullanılır.
Yaprak dökümü,yapraklarda oksin üretiminin düşmesi ile ilişkilidir.
Oksinle etkileşim halinde olan etilen de yaparak dökümünde etkilidir.
Işık bir yönden gelirse yönelme ışığın geldiği istikamete doğru olur .
Oksin, bitkinin ışık görmeyen yüzeyinde birikir.
Işık görmeyen bölge daha fazla gelişmiş olur.
www.bilkem.com
www.bilkem.com
1. GİBERLLİN:(Salkım seyreltmek, çekirdeksiz meyve oluşumunu sağlamak ve tane iriliğini artırmak gibi
etkileri vardır.)
Hücre bölünmesi ve hücre uzamasını uyararak gövde ve yaprak uzamasını sağlar.
Gövdenin hızlı ve anormal uzamasını sağlar. (Boyu kısa bitkilere (Bodur) giberellin
verilirse gövdede uzama görülür.)
Meyve büyümesini hızlandırır.( Oksinle birlikte)
Tohum çimlenmesini uyarır.
Yaprak dökümünü geciktirir.
Tohumda depo nişastanın kullanılabilir glikoza dönüşümünü uyarır.
Çiçeklenmeyi ve erken çiçek açmayı uyarır.( Absisik asit etkisiyle sağlanan tohumun uyku
halinin (dormansi) bozulmasıyla sağlar)
Hücreye su alımını kolaylaştırarak hücrelerin genişlemesini sağlar
Giberellinler, oksin ve sitokininlerle birlikte normal olarak boyca uzamasında etkilidir.
2.SİTOKİNİN
Hücre bölünmesini hızlandırma.(Sürgün ve kök meristemlerinde)
Tohum çimlenmesini.
Tomurcuk gelişiminde. (Oksinin aksine yanal tomurcuklarının gelişimini sağlar.)
Bitkinin yaşlanma süresini uzatma
Çeşitli bitkilerde tohumun çimlenmesind
Yaprakların dökülmesini geciktirme (Yaprak gibi bitki organlarında yaşlanmayı geciktirir
‘’Çiçek satıcıları, kesilmiş çiçekleri taze tutmak için sitokinin spreyleri kullanır’’)
Bitkinin yaşlanma sürecini uzatma.
Yaprak çiçek ve meyvelere daha fazla besleyici madde taşımada.
Fidelerin büyümesini sağlar.
Meyvelerin geç bozulmasını sağlar.
İkincil meristemlerin aktif hale gelmesi ve gövdenin alt kısımlarında köklerin oluşmasını
sağlar.
Kloroplast sentezini artırır.
Bitki kökleriyle bazı bakteri ve mantar türleri arasında simbiyotik ortaklığın
kurulmasında rol oynar.
3. ABSİSİK
ASİT:
Bazı
bitkilerin uyku halindeki tomurcuklarının gelişmesini engeller. Tohumun
çimlenmesini engeller.( Tomurcuk ve tohumlarda uyku
halinin başlamasına yardımcı olur.) Hücre
bölünme hızını düşürür, bitki büyümesini durdurur.(Böylece olumsuz çevre
koşullarından bitki korunur) Etilen
ile birlikte yaprak dökülmesinde etkili. Sonbaharda derişimi artar, oksin ve
giberellinlerin etkisini azaltır ve büyüme durur. İlkbaharda
derişimi azalır, bitki uykudan uyanır. Stomaları
kapatır.(Bitkinin ortamında susuzluk olursa, stomaların kapatma hücrelerinde
birikerek stomaları kapatır. Su kaybı önlenmiş olur. Su dengesi kurulunca
normale döner.)
4.ETİLEN:
Yaprak dökümü
Meyve olgunlaşmasını sağlar.
Çiçek ve yapraklarda yaşlanmayı artırır (Yaprak ve çiçek renginin solması)
Etilen etkisiyle hücre çeperi bileşenlerinin enzimatik olarak parçalanır.
Meyvenin yumuşamasına; nişasta ve asitlerin şekere dönüşümü ise meyvenin
tatlanmasına neden olur.
Kapalı ortamlarda depolanan ham meyvelerin olgunlaşmaması meyvelerden odaya
sızan etilen gazıdır.
Etilen gazı erken toplanan meyveleri olgunlaştırmadan kullanılır.
“Üçlü yanıt” olarak isimlendirilen büyüme manevrasını uyarmasıyla genç fidelerin
toprağı yarıp çıkmasına yardım eder (Üçlü yanıt; gövde uzamasının yavaşlaması,
gövdenin kalınlaşması ve gövdenin yatay olarak büyümesi olaylarını kapsar).
BİTKİLERDE HAREKET:
Bitkiler kökleriyle ortama tutunarak yaşadıkları için, yer değiştiremezler. Uyarana balı
ve uyarana bağlı olmayan hareketlerde bulunur.
Uyarana bağlı hareketlere tropizma
Uyarana bağlı olmayan nasti
Bitkilerde tepkiye neden olan uyaranlar
Fiziksel etkiler: Işık,ısı,basınç,yerçekimi..
Kimyasal etkiler: Su ,madensel tuzlar,parazitlerin salgıları..
Bitkilerde üç çeşit hareket gözlenir:
1.Plazma hareketleri:
2.Tropizma (Yönelim) hareketleri
3.Yer değiştirme hareketleri
1.PLAZMA HAREKETLERİ:
Sirkülasyon:Hücre içinde sitoplazmanın çevreden merkeze,merkezden çevreye doğru
yaptığı hareketlerdir.
Rotasyon:Sitoplazma hücre zarı boyunca tek yönlü yaptığı hareketlerdir
1.TROPİZMA(YÖNELİM) HAREKETLERİ:
Oksin hormonunun etkisiyle bitkilerde bazı uyaranlara karşı yönelme hareketlerine
tropizma denir.
Yönelme uyarana doğru ise (+) tropizma
Aksi yönde ise (-) tropizma
I. FOTOTROPİZMA (IŞIĞA YÖNELİM)
Oksin hormonu bitkinin tepe noktasından oksin hormonu salınır.
Bitkide simetrik veya asimetrik büyüme sağlar.
Oksin hormonu ışık yönünün tersine artar.
Bu kısımdan asimetrik büyüme bitkiyi ışığa yöneltir.
I.JEOTROPİZMA (GEOTROPİZMA) (YERÇEKİMİNİN ETKİSİYLE YÖNELME)
Yerçekiminin etkisiyle oluşur.
Gövde (-) tropizma
Kök (+) tropizma
I. HİDROTROPİZMA (SUYA YÖNELME):
Genelde köklerde görülen neme yönelme hareketidir.
Gövde negatif ( -) tropizma
Kök pozitif (+) tropizma ( Hem yerçekimin hemde nemin etkisi altında kalır.)
Gövde ucunda negatif tropizm hormonal uyarım sonucu hidrojen iyonu
Hidrojen iyonları hücre duvarını zayıflatır yönelime sebep olur.
H+ iyonları yönelimin ters tarafındaki hücreler tarafından salgılanır.
Kök uçlarındaki amiloplastlar Ca++ ve oksin salgılayarak,Köklerin toprağa
IV.KEMOTROPİZMA:
Bitkide köklerinin bazı kimyasal maddelere yaklaşması bazı kimyasal maddelerden
uzaklaşmasıdır.
Çimlenmekte olan iki tohumun köklerinde sofra tuzundan uzaklaştığı, nitrat tuzlarına
ise yaklaştığı gözlenmiş.
Çiçekli bitkilerde döllenme sırasında ,dişicik borusunda oluşan salgıların polenin
tozlaşmasına ve polen tüpünün oluşumuna katkıda bulunduğu bilinir.
Bu durum kimyasal maddeye doğru bir büyüme hareketi olmaktadır.
V. REOTROPİZMA:
Özellikle suda yaşayan bitkilerin içinde bulundukları suyun akımına karşı gösterdikleri
yönelme hareketleridir.
Dönmekte olan bir su havuzunda fidelerin gövdelerinin suyun akış yönü
doğrultusunda köklerinin de zıt yönde büyüdüğü gözlenir.
VI.TRAVMATROPİZMA:
Bitkilerin zedelenen kısımlarının aksi yönünde büyümenin gelişmesi sonucu oluşan
yönelmedir.
VII.HAPTOTROPİZMA
Bitkilerde daha çok gövde ve sülükleri,nde görülen bir desteğe sarılma şeklinde gelişen
yönelme hareketleridir.
Sarılıcı bitkilerden asma ,bezelye,kabak,fasulye vb. bitkilerde görülür.Asimetrik
büyüme olur.
Uyartı yönüne bağlı olmayan durum değiştirme.
Turgor basıncının değişmesiyle olur.
Karşılıklı yüzeylerin asimetrik büyümesi ile de olabilir.
Termonasti (Gelincik,lale)
Kemonasti (Böcekkapan bitkiler)
Sismonasti (Küstümotu)(Böcek kapan bitkisi)
Tigmonasti ( Böcekçil bitkilerin böcek yakalamak için yapraklarını kapatması)
Sıcakta lale bitkisinin çiçek yapraklarının iç yüzeyinin dış yüzeyinden daha çok büyümesi.Soğukta ise dış yüzeyin, iç yüzeyden daha çok büyümesi açılıp kapanmaya neden olur.
1.YER DEĞİŞTİRME HAREKETLERİ:(TAKSİ=GÖÇÜM)
Bir hücreli organizmaların uyarıcı yönüne bağlı olarak yakınlaşma (+) ve uzaklaşma (-) şeklinde gerçekleştirdikleri serbest yer değiştirme hareketlerine taksi (göçüm) denir.
Öglenanın ışığa doğru hareketi pozitif fototaksidir
Bazı su yosunlarında üreme hücrelerinin,eğrelti ve açık tohumlularda spermlerinin hareketi.
Kamçıları ile tatlı suda hareket eden Volvox ve Pandorina gibi kolonilerin hareketi.
Hayvanlara ait spermler,bakteriler gibi organizmalarda görülür.
Kemotaksi kimyasal maddelere,
Termotaksi sıcaklık etkisiyle görülen yer değiştirme hareketleridir.
BİYOLOJİ ÖĞRETMENİ
DEVRİM SARISOY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder